
Sorun büyük ama kaynağı tek başına Fenerbahçe değil
Fenerbahçe 2011’den beri engellenirken, rakibinin önünün açılması, maddi manevi olarak desteklenmesi mevcut yönetimin maddi müdahale ile sorunu çözebileceğini zannetmesi veya camiaya öyle bir intiba vermesi sorunun hala sürmesinin başlıca nedeni.
Aslında camianın sorunun ne olduğunun doğru tespiti ve çözmeye kitlenmesi hedef olmalıydı.
Fenerbahçenin içine sokulduğu parçalı bir yapıyla bu sorunu aşması mümkün görülmüyor.
Mevcut yönetimin ise bunu yapamayacağı 7 sene içinde defalarca ortaya çıktı.
O halde asıl strateji bu kilitlenmeyi yapacak ve engelleri kaldıracak güçlü bir yönetimle yeni kırılmalara yol açmayacak, birlik içindeki mücadeleden geçiyor.
Konjenktürün de buna müsait olduğu görülüyor. Çünkü engellemelerin arkasındaki gücün en zayıf zamanını yaşadığı bu günlerde diş gösterecek bir Fenerbahçe camiasını karşısına almaya cesaret edemeyeceği ortada
Bu durumda TFF’de bekleyen 28 şampiyonluk talebimiz dahi bahsi geçen sorunu ortadan kaldırmaya yeter.
Bunu yapmayı göze alamayacak veya gücü yetmeyecek bir değişim ise her şeyin daha da kötüye gitmesine de yol açabilir.
Zira bunu gözetmeyecek bir yönetim mücadelesi yeni karşıtlıkları üretecek, sahadaki, tribündeki ve camiadaki stresi yok edemeyecektir.
Fenerbahçeyi yönetecek olanların bu süreci nasıl değiştireceğine dair senaryosunun olması ve camiayı bu senaryoya inandırması şart
Eğer bu yapılabilirse o potansiyel mücadele kültürü Fenerbahçenin tarihinde mevcuttur.