
Makamlar Geçici, Fenerbahçe Bakidir
Fenerbahçe, bir spor kulübünden çok daha fazlasıdır; bir asırlık çınar, milyonların ortak sevdası, bir kültür ve bir mirastır. Bu miras, ne bir bireyin gölgesinde kalır ne de bir kişinin hatalarıyla lekelenir. Unutulmamalıdır ki Ali Koç bir kişi, Fenerbahçe ise bir kurumdur. Bu nedenle Ali Koç’u eleştirmek, Fenerbahçe’yi sevmemek anlamına gelmez; aksine, bu sevginin gerçek bir göstergesidir. Çünkü gerçek sevda, yanlışları görmezden gelmek değil, onları düzeltmek için çaba göstermektir.
Fenerbahçe tarihinde nice başkanlar, yöneticiler ve futbolcular gelip geçti. Her biri bu büyük camiaya hizmet etmek için makamlara oturdu ancak hiçbir birey Fenerbahçe’nin kendisinden daha büyük olmadı. Ali Koç da bu zincirin yalnızca bir halkasıdır. Onun yönetimindeki başarılar kadar hatalar da eleştirilebilir ve tartışılabilir. Zira makamlara saygı, körü körüne bir bağlılık değildir. Makamın ağırlığını taşıyamayanları yapıcı bir şekilde eleştirmek, Fenerbahçe’nin değerlerini korumanın ayrılmaz bir parçasıdır.
Ali Koç’u eleştirenler, onun şahsına değil; yönetim tarzına, transfer politikalarına, iletişim diline veya stratejik kararlarına itiraz ediyor. Bu eleştiriler, Fenerbahçe’yi sevmemenin değil, tam tersine, kulübün daha iyi yerlere gelmesini arzulamanın bir yansımasıdır.
Fenerbahçe taraftarı, tutkusuyla bilinir. Bu tutku, sadece galibiyetlerde değil, zor zamanlarda da kendini gösterir. Taraftar, kulübünün yanlış yolda olduğunu düşündüğünde sessiz kalmaz; konuşur, eleştirir ve çözüm önerir. Bu eleştiriler, “Ali Koç gitsin” demekten çok, “Fenerbahçe hak ettiği başarıya ulaşsın” arzusundan doğar. Taraftar, kulübün kısa vadeli popülist hamleler yerine, uzun vadeli bir vizyonla yönetilmesini ister. Bu talepler, Fenerbahçe sevgisinin en net göstergelerinden biridir.
Ali Koç’tan beklenen, eleştirilere kulak vermesi, camiayı kucaklaması ve Fenerbahçe’nin ruhuna uygun bir liderlik sergilemesidir. Ali Koç’un başkanlığı da bir gün sona erecek ama Fenerbahçe, milyonların sevgisiyle yaşamaya devam edecek.
Taraftarlar, kongre üyeleri ve camianın her bireyi, Fenerbahçe için en iyisini ister. Bu yolda, eleştiriler de destekler de aynı sevginin farklı yüzleridir. Önemli olan, bu sevgiyi kutuplaşmaya değil, birleşmeye dönüştürmektir. Fenerbahçe’yi sevmek, onun için eleştirmekten, doğruyu söylemekten ve daha iyisini hayal etmekten geçer. Ali Koç bir kişi, Fenerbahçe bir kurumdur. Eleştiri, bu kurumun mirasını korumanın bir yoludur. Çünkü bu sevda, ne bir makama ne de bir bireye sığar. Fenerbahçe, hepimizin ortak çınarıdır.