
Alkmaar Galatasaray’ ı tempo, kompakt takım yapısı ve merkezi kapatarak kırdı. 2. maçta Alkmaar merkezindeki Koopmeiners Buurmeester Belic üçlüsü maç boyunca koşup bastı, pres yaptı, adam adama markaj yaparak Galatasaray orta sahasını (Torreira-Sara-Mertens) etkisiz hale getirdi.
Özellikle ilk devre Belic’e bayıldım. Santrafor Parrott da sık sık merkeze gelerek prese katıldı, pas ve bağlantı yaptı, top taşıdı. İnanılmaz iyi bir maç çıkarttı. Merkezdeki yoğun presten feleği şaşan Mertens kendini sağ çizgiye atmakta buldu çareyi. gs toplu oyunda 3-2-5 şeklinde diziliyor. Cuesta-Sanchez-Abduş Torreira-Sara Sallai Barış Alper Mertens Osimhen Jelert bu düzende merkezdeki ikiliye top aldırmayan Alkmaar orta sahasının stratejisi karşısında gs stoperlerden öndeki beşliye direkt toplar atmak zorunda kaldı.
Üç stoper de öndeki beşliye direkt top atarken epey top kaybetti. FB bu konuya çok iyi çalışmalı, özellikle gs merkezine top aldırmamak maçın kilit noktası. gs maça Torreira-Sara’ nın yanında Lemina ile başlarsa Fenerbahçe’ nin orta sahada oynayabilirse 6 numarada İsmail, MOS Fred, 10 numarada Szymanski ile oynaması gerektiğini düşünüyorum. TADIC Anderlecht deplasmanında ilk defa 10 numara gereksinimlerine cevap veren, merkeze gelip bağlantı ve pas yapan bir oyun anlayışıyla oynadı. Bu durum da derbide Fenerbahçe için umut verici.
Alkmaar maç boyunca kaptığı toplarla kenarları kullandı(Poku). Kenarlardan ceza sahası köşesine taşıdıkları topları, bakarak atmak suretiyle ceza sahasında pozisyon alan oyuncularla buluşturup maç boyunca birçok pozisyon buldular. Poku bitirme konusunda biraz becerikli olabilse Alkmaar farka gidebilirdi. 2G buldular, 2 topları da direkte patladı.
Galatasaray merkezde güçlü kenarlarda zayıf bir takım. Özellikle kanat bekler kalite, performans, tempo anlamında oyun planına cevap veremiyor. Güçlü ve organize bir oyun anlayışları yok. Yoğun ön alan baskısı, duran toplar ve bireysel oyuncu becerileri üzerinden sonuç almaya çalışıyorlar.
Fenerbahçe derbide; kenarları çok iyi kullanmalı (Kostic-Samuel), merkezi çok iyi kapatmalı, yoğun pres ve yüksek tempoyla oynamalı, kompakt kalıp, kaptığı toplarla kenarlara inerek hızlı, planlı geçişler yapmalı. Maçın en önemli detayları: Sara ve Torreira ile 1v1 eşleşip top aldırmamak, gs’nin ön alan baskısına çıktığı anlarda top kaptırmamak, rakibe duran top fırsatı vermemek, Osimhen ile orta saha bağlantısını kesmek. Osimhen eski formunda değil ve takımla bağlantısı kesildiğinde iyice düşüyor.
Alkmaar 2. maçta topu Galatasaray’ a bırakıp kompakt savunma yapmayı, topu kapınca da hızla kaleye gitmeyi denedi ve sonuç aldı. Galatasaray %64 topla oynamasına rağmen sadece 1,40XG üretebildi. Alkmaar ise buna karşılık %36 topla oynayıp 2,75XG üretti. İlk maç %55 topla oynayan Alkmaar 2,92XG üretirken %45topla oynayan gs sadece 0,61XG üretebilmişti. Yani Galatasaray topu bırakarak da topla oynayarak da yenilebilecek bir takım. Yeter ki kompakt kalıp alan verilmesin.
Galatasaray ürettiği XG’ nin üzerinde gol bulan bir ekip. Yani çok fazla üretim yapabilen bir takım değil. Genelde yoğun ön alan baskısı, psikolojik baskı, duran top ve bireysel beceriyle rakibi paniğe sürükleyip kaostan faydalanarak skor bulmayı hedefliyorlar.
Oynarsa Yunus’ a da mutlaka önlem alınmalı. Yunus bulduğu en ufak boşlukta, uzaktan çok etkili şutlar atabilen tehlikeli bir silah. Özellikle duran toplarda, kenar ortalarında Osimhen’ le Skriniar’ ın eşleşmesi ŞART. Galatasaray oldukça fazla kenar ortası deneyen bir takım. Havadan atılacak uzun toplarda Cuesta hata yapmaya meyilli, kısa bir stoper. Galatasaray’ ın üç stoperi de savunmanın çizgi halinde kaldığı anlarda, yerden atılan ara toplarında arkaya adam kaçırıyor.
Nesyri bunlara iyi odaklanmalı ve Fenerbahçe maç boyunca Nesyri’ yi savunma arkasına kaçırmayı denemeli. Galatasaray’ da Muslera, Sanchez, Torreira, Sara, Lemina, Osimhen’ in bireysel performansları belirleyici olacaktır. Fenerbahçe doğru strateji, doğru oyun planı, doğru kadroyla oynarsa maçı kazanır. Maç boyunca sakin, kendinden emin, psikolojik olarak sağlam kalmak çok önemli.