Bir Sevda Meselesinden Çok Daha Fazlası…

Sadettin Saran
Bir Sevda Meselesinden Çok Daha Fazlası…

Fenerbahçe taraftarı olmak, sarı-lacivert renklere gönül vermekle açıklanamayacak kadar derin bir mesele artık.

Hikâyemiz tribünde başlar, ama hayatın her köşesinde devam eder. Son dönemde yaşadıklarımız, bize bir kez daha hatırlattı: Biz sadece taraftar değiliz, çok daha fazlasıyız. Yeri geldi, kulübün her kuruşunu korumak için hesap uzmanına, muhasebeciye dönüştük. Ama en büyük dersi en zor yoldan aldık: 3 Temmuz’da. Sevdamıza siper olurken cübbesiz hukukçular olduk.

Hak aramanın, adaleti sonuna kadar savunmanın, sevdiğini asla bırakmamanın ne anlama geldiğini bütün dünyaya o günlerde gösterdik. O gün kazandığımız vakur duruş, hâlâ içimizde taptaze.

Şimdi ise gündem başka bir yöne kaydı: Sayın Başkanımız Sadettin Saran ve etrafındaki iddialar…

Yine sorguluyoruz, yine didik didik ediyoruz; adeta narkotik şube titizliğiyle her detayı inceliyoruz.

Değerlerimizi magazin malzemesi yapmaya çalışanlara karşı kalkan oluyor, istemeden de olsa bu yorgun gündemin parçası hâline geliyoruz. Sahi, en son ne zaman sadece “taraftar” gibi hissetmiştik?

Ne zaman sahaya odaklanıp, atılan golün sevincini hiçbir arka plan bilgisine ihtiyaç duymadan, saf bir coşkuyla yaşamıştık?

Belki uzun zaman oldu… Ama bunun hiç önemi yok. Evet, çok yorulduk.

Ama asla yılmayız.

Bu manipülasyonlara, kaos senaryolarına, üzerimize kurulan oyunlara karşı artık fazlasıyla hazırlıklıyız. 3 Temmuz’un ateşinden geçmiş, omuz omuza dimdik ayakta kalmış bir topluluğu hiçbir yeni iddia yıkamaz.

Biz her konuda idmanlıyız artık.

Fenerbahçeli olmak; fırtınanın tam ortasında bile o umut ışığını kaybetmemektir. Ne kadar yorulsak da pes etmeyeceğiz.

Çünkü biliyoruz ki:

Bu kadar emek, bu kadar fedakârlık ve bu sarsılmaz sadakat; gün gelecek, o şanlı armayı yeniden güneşli günlere taşıyacak. Biz sadece taraftar değiliz. Biz, her fırtınada daha da sertleşen, sarsılmaz bir kaleyiz.

Yaşa Fenerbahçe!